56.6 F
Los Angeles
24 Nisan 2024
AnasayfaRöportajLos Angeles'ta ünsüz olmanın ne demek olduğunu anladım

Los Angeles’ta ünsüz olmanın ne demek olduğunu anladım

kenan-dogulu

Los Angeles’ta ünsüz olmanın ne demek olduğunu anladım. Kenan Doğulu:  Los Angeles’ta çok fazla Türk olmadığı için orada ünsüz olmanın ne demek olduğunu anladım.

Los Angeles’ta ünsüz olmanın ne demek olduğunu anladım

Kenan Doğulu, ‘Bugün tam havamdayım. Yedi yirmi dört ayardayım’ sözleriyle içimizi kıpır kıpır edecek şarkısı ‘Şans Meleği’yle karşımızda. ‘Bu şarkıyı yapmaya başladığım anda dinleyiciyle paylaşmak istedim’ diyen Doğulu’yla aşkı, işi ve ünlü olma halini konuştuk.

Yeni single’ı ‘Şans Meleği’ni çıkaran Kenan Doğulu aslında bu şarkıyı albümüne koymak isterken şarkının kendisinde bir an önce paylaşma, duyurma ve zaman kaybetmeme hissi uyandırdığını anlatıyor. ‘Evrenden alıp evrene vermeye çalışan yaradılışım ani manevralara, gidişlere, dönüşlere ve kayboluşlara sebep oluyor. Bu şarkı için beklesem mi diye hiç düşünmedim. Bu şarkı benim şans meleğim olsun istedim’ diyor.

– ‘Bugün tam havamdayım yedi yirmi dört ayardayım’ diyorsunuz, ‘Şans Meleği’nde. Şimdi nasılsınız?

Ben de bugün tam havamdayım, yedi yirmi dört de ayardayım. Prezantasyon moduna girdiğimde çok enerjik ve pozitif oluyorum. Şu anda da tam o havadayım, harikayım. İnsanlara şarkı söylemek ve bunun mesleğiniz olması harika bir şey.

– ‘Şans Meleği’nin öyküsü var mı?

‘Şans Meleği’nin öyküsü var mı, yok mu bilmiyorum aslında. Bazı şarkılar bir anda oluveriyor. ‘Şans Meleği’ de bir anda şip şak oluverdi.

– Ben de size onu soracaktım. ‘İşte hayat böyle bir şey, şip şak değişir her şey’ sözlerindeki gibi hayatınızda şip şak diye değişen bir şeyler olur mu?

Enerjisini yüksek tutan, evrenden alıp evrene vermeye çalışan bir yaradılışım var. Bu da bende ani manevralara, gidişlere, dönüşlere ve kayboluşlara sebep oluyor. ‘Şans Meleği’ni yapmaya başladığım andan itibaren bu şarkı bende hep bir an evvel paylaşma, insanlara duyurma hissiyatı uyandırdı. Aslında albümde yer alacaktı. Beklesem mi, beklemesem mi diye düşünmeden hızlıca harekete geçip dinleyiciyle paylaşmak istedim. Bir yandan da ‘Şans Meleğim’ şarkısı kendi kendine benim şans meleğim olsun istedim.

ŞANS MELEĞİM ANNEM
Aslında soyut bir kavram üzerine düşünerek yazdığım bir şarkı. Mutlaka tetikleyen şeyler olmuştur. Aslında Ozan’ın kızı Arya’nın hayatımıza şans ve uğur getirdiğine inanıyorum. Esas olarak dünyada senin şans meleğin kim dersen; şu ana kadar aklıma gelebilecek tek isim annem olur. Varlığıyla her zaman sakinleştirip doğru kararlar vermemi sağlayan ve yanlış karar versem bile onun arkasında benimle duran bir kadın.

– Hiç annenizle çatışmaz mısınız?

Gençken olurdu. Şimdi arkadaş gibiyiz. Çok kötü bir şey olsa en fazla ‘Ah be kardeşim başına ne geldi’ der. Bütün aile ortak bir yolda yürüdük. Hayatı paylaştık ve birbirimize uğur getirdiğimize inanıyorum. Kız kardeşim, Ozan, annem…

– Kız kardeşinizi çok tanımıyoruz.

Modacı oldu. Çok fazla şan, şöhret sevemiyor. Sakin yaşamayı seviyor. Kenan Doğulu’nun kız kardeşi şuradaydı, buradaydı gibi durumlardan pek haz etmiyor.

– Siz seviyor musunuz ünlü olmayı?

Ben sevmeyle sevmeme arasındaki farkı bilmiyorum.

– Bazı gençler arkadaşları arasında popüler olur, siz de hep mi ünlüydünüz?

Hep ünlüydüm. (Gülüyor)… 17 yaşına kadar dediğiniz gibiydim. 17 yaşında da ilk albümüm çıktı ve gençlikten orta yaşa gelinceye kadar hiçbir zaman ünsüz olmanın nasıl bir şey olduğunu bilemedim. Bunu ancak Amerika’da Los Angeles’ta yaşayarak hatırlamaya gayret ediyorum.

– Sizin şans meleğiniz ya da işiniz rast gelsin diye arayıp da sesini duymak istediğiniz biri var mı?

MADONNA’YLA AYNI KAFEDEYDİK
New York, Boston ve Dallas’ta çok fazla Türk var ve oralarda kendimi ünlü hissediyorum. Los Angeles’ta çok fazla Türk olmadığı için orada ünsüz olmanın ne demek olduğunu anladım. Ünlü biriyle aynı mekandaysak dışarıda bir sürü gazeteciyi görmek hem değişik bir duygu hem de hafif bir kıskançlık yaratıyor. Bir yandan da iyi ki tanınmıyorum diye de düşünüyorum. Geçenlerde Madonna’yla aynı kafedeydik, kapıda da üç yüz tane gazeteci vardı.

– Onların yanına gidip de ‘Ben de Türkiye’de en az sizin kadar ünlüyüm’ deyip konuşuyor musunuz?

Normal mekanlarda olmuyor ama özel partilere, MTV müzik ödülleri, Grammy ya da Oscar ödülleri gibi yerlere katılmaya çalışıyorum. Oralarda özellikli biletim varsa ve özel insanlarla berabersem sohbet arasında söylüyorum. Onlar da anlayışla karşılıyorlar. (Gülüyor)… İdare ediyorlar beni.

– Basının ilgisi rahatsız ediyor mu?

Çok fazla görünüp yüzümü eskitmeyi de sevmiyorum. İşiniz beraberinde magazini de getiriyor. Tadında bırakabildiğin zaman sempati derecesinde tutabiliyorsun. Her yaptığın hareket, her hastalığın, her başına gelen kötü şeyden insanların haberdar olması ya da her iyi şeyi duymaları çok da hoş değil.

– Nazar değeceğini düşünür müsünüz?

O hiçbir zaman olmadı. Geçtiğimiz aylarda Brezilya’da büyük bir deniz kazası geçirdim. Sığ bir yerde yüksek bir dalga beni denizin dibine vurdu. Alnım, kaşım, yüzüm çizildi ve kafamın derisi soyuldu. Uzun yıllardır mağdur hissettiğim ve ölümlü olduğumu hatırladığım nadir ya da yegane olaylardan biriydi. Bunu olay yapmak istemedim. Hayatımda bazı şeyleri değiştirecek bir denenme, sınanma süreci olduğunu söyleyebilirim benim için.

– Dışarıdan bakınca şan, şöhret, renkli bir hayat görünüyor. Peki, siz kendinizi nasıl görüyorsunuz?

Ben de sıradan biriyim aslında. Ama Allah’tan gelen bir lütufla kreatif özelliğimin bana bahşedildiğini hissediyorum. Bu da bana kendimi özel hissetme lüksünü sağlıyor. Kendimi çok fazla ifade etmiyor, çok röportaj yapmıyor olmamın sebepleri olabilir. Şarkılarımın mesajları çok önemli ve gizli gizli bir şeyler anlatmaya çalışıyorum aslında. Ya anlatım ya sunum şeklimden kaynaklı bilmiyorum, yanlış anlaşıldığımı düşünüyorum. Örneğin ‘Rütbeni Bileceksin’ diye bir şarkım var mesela. Kendime doğru yazdığım sözlerin sanki üstten emreden ve bakan biri gibi algılanmış olması beni üzmüştü.

– O şarkıda ‘Bu alemde kendini bileceksin. Durma sınırını çizeceksin’ diyorsunuz. Sınırlarınızı aştığınız, haddinizi bilmediğiniz olur mu?

‘Sınırları aşmamak’ sözü bir anlamda kendime de uyarı gibiydi. Bazen de sınırları aşmak lazım. Yeni riskler alarak kendimi ölçmek ve sınamak için bazen sınırı geçmek iyidir diye düşünüyorum.

– Oradayken ‘Niye kimse benimle ilgilenmiyor’ diyor musunuz?

İlişkilerimin sonu mutlu biter
Tam tersi. Arkadaşlarım, dostlarım hatta yanımda çalışanlar bana ‘Senin sesinin yükseldiğini bir tek şarkılar da mı duyacağız’ derler. Ama bende de mide ülseri ve fıtığı var. Bir tek sahnede bağıra çağıra şarkı söylerken deşarj oluyorum. Sinirlenince daha az şey söyleyip sadece bakışlarımla belli ederim. Bunu da karşı taraf bazen anlıyor bazen de anlamıyor. Anlamayanları da yavaş yavaş hayatımdan çıkarmayı tercih ediyorum. Bu da küserek değil, kendi kendimi, bakış açımı soğutarak oluyor.

– ‘Etme’ şarkınızda ‘Başka bir yar başka bir gönle meylediyorsun, etme’ diyorsunuz. Gerçekte başınıza böyle bir şey gelseydi aynı hafif yürekliliği gösterir miydiniz?

O şarkının sözlerinin yarısı Mevlana’ya ait. Ne kadar duygusal bir insan olsam da mantığım her zaman yön verir hayatıma. Olmayan bir ilişkiyse, sevgilimin gönlü bir başkasına meylediyorsa üzüntüyle karşılayıp yol vermek ve mutluluk dilemekten başka yapacak bir şeyim olmaz.

– Peki, sizin gönlünüz bir başkasına meyletse söyler misiniz?

Birisi varken bir başkasına gönülden bağlanamam zaten. Ama olsaydı da söyleyemezdim. Bu aslında partnerine ve arkadaşlık boyutuna da bağlı. Anlayışla karşılayabilecek birisi olursa, üzülmeyeceğini ve beni de üzmeyeceğini anladığım ve aynı frekansta olduğumuzu hissettiğim birisiyle her şeyi dertleşmek aslında ayrı bir keyif olur.

– 20’li yaşlarda başka 30’lu yaşlarda başka bir biçimde mi yaşadınız aşklarınızı?

Tecrübelendikçe saygınız artıyor. Zor beğeniyorsunuz. Her detaya dikkat ediyorsunuz. Başlarda bir kızdan sadece güzel olduğu için hoşlanabiliyorsunuz ama sonra da güzel sohbet olmazsa neye yarar bu güzellik diyorsunuz. Yıllar geçtikçe insan temizliyor kendini. İlişkilerin hani o çocukkenki deli dolu safhaları yerini olgunluğa bırakmaya başladığında ve ilişki çiğ bir meyveden olgun bir meyveye dönüştüğünde de tadına da doyum olmaz.

– Sizin aşk hikayeleriniz acıyla mı, mutlulukla mı biter?

Hep mutlulukla biter. Birkaç istisna hariç eski kız arkadaşlarımla da dost kalmışımdır. Başıma bir şey gelse hepsi yanımda olur.

– Bitiren taraf siz mi olursunuz?

Bitirmek benim için biraz zor olur. Bitmesine müsaade ederim.

– Severken terk edildiniz mi hiç?

Olmaz. Olmadı çünkü ben çok yoğun duygular yaşamama rağmen üç dört defa evlilik arifesinden döndüm.

– Neden?

Evliliğe hazır olmadığım için.

– Şimdi hazır mısınız?

Şimdi de hazır değilim.

– Biz efendi, sevimli, sempatik bir Kenan Doğulu görüyoruz. Bizim göremediğimiz yanlarıyla Kenan Doğulu nasıl biri? Çok öfkeli midir, karanlık yanları var mıdır?

Hem aşk hem de işkoliğim
Enteresan bir soru sorduğunuz için önce teşekkür ederim. Böyle güzel sorular çıkmıyor kolay kolay. Benim işim aşk olduğu için aslında hem iş hem aşk koliğim. Bir yandan da beni doyuran şeyin aşk olduğunu düşünecek olursak da aşkkoliğim. Ama bunu iş için yaptığım için de iş koliğim. Hatta geçenlerde kız arkadaşıma pervasız, fütursuz ve saygısız bir biçimde ‘Bana bu kadar güzel duygular yaşatıyorsun ve şarkı yazdırıyorsun. Acaba seni işim için kullanıyor olabilir miyim ‘ dedim. Bunun üzerine saatlerce gülmüştük.

– Sizin de ünlü sevgilileriniz olmuştu. Neden ünlülerle ünlüler birlikte oluyor?

Uzun süredir ünlü biriyle çıkmadım, böyle olmamasına da gayret ettim. Bizde borsa gibi bir şey ya, ne kadar ünlü biriyle çıkarsan o kadar fazla ünlü olursun. Daha çok adın söylenir, daha çok seninle ilgili haber yapılır. Az olsun benim olsun, haberlerim müziğimle ilgili olsun diye hep uğraştım. Şöyle bir gerçek de var ki ünlü olanın halinden de ünlü olan anlıyor. Normal iş yapan biriyle birlikte olduğunuz zaman üzerine çok fazla yük bindirmiş oluyorsunuz. Şirkette çalışan bir kız arkadaşımı aylarca, yıllarca herkesten sakladığım oldu. Kenan Doğulu’nun sevgilisi olarak bir toplantıya girdiği zaman olaylar bazen avantajına bazen dezavantajına dönebiliyor.

– ‘Aşkkolik’ şarkınızdan yola çıkarak sormak istiyorum, siz bir ‘aşkkolik’ misiniz yoksa işkolik mi?

Vücudum boş bir enstrüman gibi
Bilinçaltından böyle bir şey çıkmış olabilir. Sonuçta bunlar benim sözlerim ama bazen nasıl, niye ve kime yazdığımı anlamadığım ya da hatırlamadığım şeyler de oluyor. Yazma anı o yaratıcı ruhlarla bir iletişime geçme hali aslında. Bazen kendin için bazen başkası için bazen de ihtiyacı olup da bunu çağırmış olan ve senin tanımadığın biri için bile olabilir yazdığın her şey. Vücudumu boş bir enstrüman gibi hissediyorum onun için şarkılar kimin için nasıl, ne zaman, nereden geliyor bilmiyorum.

– ‘Kaybolma, herkes gibi yok olma. Sonsuzum ol’ sanki sadece şarkılara söz olsun diye değil de, kendiniz için dilekte bulunmuşsunuz gibi geldi bana. Artık yanımda, yamacımda biri olsun ve bu hayatta birlikte yol alalım gibi bir istekten mi doğdu bu şarkının sözleri?

Hiçbir şeyden korkum yok
Evde gün içinde şapşal şeyler yaparım. Kabloya takılırım. Kalkarken bir şeyleri deviririm. Sakar biri değilim ama şaşkınlıklarıma çok gülerim. Başıma ne gelirse gelsin onunla eğlenmeyi bilen biriyim.

– Beğenilmemek korkutur mu?

Böyle bir korkum olmadı. Ölümden de korkmaz oldum babamı kaybettikten sonra. Ne karanlıktan ne yalnızlıktan ne yangından korkarım.

– Terk edilmekten?

Yalnızlığı da severim. Tadını çıkarabilirim. Yazamamaya başlarsam ki her bestecinin her şairin her yazarın başına gelir işte bir tek ondan korkarım. Mazhar (Alanson) Ağabey bir gün bana ‘Bir kere yazdın kardeşim, merak etme hep yazacaksın. Şarkı bir kere geldi mi devamı da gelir’ demişti.

– Aynada kendinizi salak gibi gördüğünüzü söylemişsiniz…

SİBEL ATEŞ YENGİN 

Alaturka Online
Alaturka Onlinehttps://www.AlaturkaOnline.com
Amerika'nın ilk Türkçe internet Gazetesi, Alaturka Online, 2001 yılından beri Amerika'da en çok okunan, tamamen bağımsız ve tarafsız haber yapan tek Türk Gazetesi. First Turkish American Newspaper - Amerika'daki Türklere Ulaşmanın en Kolay Yolu ! Habersizsiniz ya da Haber Sizsiniz! Alaturka, Gerçek insanlar, Gerçek Haberler. Amerika'daki Aileniz - Alaturka.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Sosyal Medyada Bizi Takip Edin

181,537BeğenenlerBeğen
80,592TakipçilerTakip Et
3,552TakipçilerTakip Et
7,662TakipçilerTakip Et
41,800AboneAbone Ol

Kaçırmayın

Alaturka Online sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et