Sağlıkta şiddet yasası mı, sağlıklı şiddet yasası mı? – Yılmaz Özdil

Sağlıkta şiddet yasası mı, sağlıklı şiddet yasası mı? - Yılmaz Özdil

Sağlıkta şiddet yasası mı, sağlıklı şiddet yasası mı? – Yılmaz Özdil yazdı.

Yılmaz Özdil’in “Sağlıkta şiddet yasası mı, sağlıklı şiddet yasası mı?” başlıklı 17 Nisan 2020 tarihli köşe yazısını okumak yerine dinlemek istiyorsanız sizin için özel hazırladığımız sesli makale okuyamıyorum dinliyorum videomuz.

https://www.youtube.com/watch?v=9X4ba7nvYug

Yılmaz Özdil köşe yazılarını yayınlandığı anda ilk siz dinlemek istiyorsanız buraya tıklayarak Alaturka Youtube kanalımıza abone olun.

Sağlıkta şiddet yasası mı, sağlıklı şiddet yasası mı?

İstanbul…

Sıcak bir yaz günüydü.

Kurban Bayramı’ydı.

23 yaşındaki Ayşegül işinden çıkmış, evine gidiyordu.

Belediye otobüsüne bindi.

Aniden… Arka taraflarda oturan bir yobaz maganda “şort giyenler ölmeli” diye bağırarak saldırdı, tavandaki tutunma demirinden destek alarak sıçradı, Ayşegül’ün suratına tekme attı.

Ayşegül yaralandı, bayıldı.

Şoför durdu, kapıları açtı.

“Böylelerinin kafasını koparmak lazım” diye bağıran saldırgan, kaçtı.

Ne polis çağırıldı, ne ambulans, ne saldırgana müdahale ettiler, ne Ayşegül’e yardım ettiler, armut gibi seyrettiler.

Ayşegül kendine gelince ağlaya ağlaya indi, evine gitti, yüzü morarmıştı, çene altında açılma vardı, babası tarafından önce hastaneye götürüldü, sonra karakola, şikayetçi oldu.

Yobaz magandayı altı gün sonra yakaladılar.

Özel güvenlik görevlisiydi iyi mi!

Güya insanları korumakla görevliydi ama, sırf şort giyiyor diye gencecik bir kıza saldıracak kadar nefret doluydu.

Otobüs içindeki kameradan kayıtlara bakıldı, görüntüler gayet netti, durup dururken Ayşegül’ün suratına tekme atıyor, kaçıyordu.

Adliyeye getirildi.

“Basit yaralama” kabul edildi.

Serbest bırakıldı.

Sırıta sırıta çıktı…

“Devlet böyle giyinenlere ceza vermiyorsa, ben veririm, her şey İslam hukukuna göre oldu” dedi, yürüdü gitti.

Ortalık ayağa kalktı…

Sosyal medyada milyonlarca kez paylaşım yapıldı, dünya basını bile haber yaptı, bu toplumsal baskı üzerine sayın yetkililerimiz lütfedip devreye girdi, saldırgan yeniden gözaltına alındı, yeniden adliyeye getirildi, tutuklandı.

Güya 9 yıl 4 ay hapis cezasıyla yargılandı.

Bir ay yattı.

İlk duruşmada tutuksuz yargılanmasına karar verildi, tahliye edildi!

Ortalık ayağa kalktı…

Yeniden gözaltına alındı, yeniden adliyeye götürüldü, yeniden tutuklandı, akli dengesi bozuk ayağına yattı, yeniden tahliye edildi!

Yılan hikayesine dönen tutuksuz yargılama, bir sene sürdü.

Neticede, ceza, alt sınırdan tayin edildi.

3 yıl 10 ay verildi.

Saldırgan, bu kararı istinaf mahkemesine taşıdı.

Ceza daha da indirildi, 2 yıla düşürüldü.

Ayşegül… Hemşire.

Saldırıya uğradığı gün bayramdı, herkes ailesiyle bayram neşesi yaşarken, o yorgun argın 24 saatlik nöbetten çıkmıştı.

Ve şimdi bakıyoruz…

Sayın hükümetimiz salgın vesilesiyle peşpeşe iki yasa çıkardı.

Biri, infaz yasası.

Biri, sağlıkta şiddet yasası.

Yasanın biriyle, Ayşegül gibi sağlık çalışanlarımıza saldıranlara yüzde 50 fazla ceza getirdi, yasanın öbürüyle, Ayşegül gibi genç kızlarımıza saldıranların cezasını yüzde 50 affetti!

Yukardaki maganda, bundan böyle Ayşegül’ün suratına hastanede tekme atarsa, yüzde 50 fazla ceza alacak, Ayşegül’ün suratına daha önce yaptığı gibi belediye otobüsünde tekme atarsa yüzde 50 daha az yatacak!

İsminde “adalet” bulunan bir parti tarafından yönetildiğimiz için ne kadar gurur duysak az yani.

Yılmaz Özdil

Yılmaz Özdil köşe yazılarını yayınlandığı anda ilk siz dinlemek istiyorsanız buraya tıklayarak Alaturka Youtube kanalımıza abone olun.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?